Amsterdam’ da sıradışı bir akşam yemeği için Supperclub’ tan daha iyi bir seçenek düşünemiyorum. Umulmadık bir sokakta umulmadık bir kapının ardında bambaşka bir dünyaya hoşgeldiniz..
Dünyanın birçok büyük şehrinde buna Istanbul’da dahil olmak üzere üç aşağı beş yukarı aynı konseptte supperclub bulunuyor. Genel olarak bembeyaz minderli- yataklı, yer masalı, loş ışıklı, hoş yemeklerin sunulduğu bir yandan yumuşacık beyaz minderlere iyice yayılırken bir yandan da ilgi çekici şovları izleyebileceğiniz bir restoran burası. Şehirler arasında farklılıklar az olsa da şovlarda ve ikramlarda görülebilir. Benim kıyaslayabileceğim Amsterdam ve Istanbul. Istanbul’ daki daha çok yemek sonrası gece kulübü olarak dikkat çekerken, Amsterdam’ da ise herkesin yemek sonrası dağılması, beni çok şaşırttı. Yinede Amsterdam’dakinin daha ilginç olduğunu rahatlıkla söyleyebilirm.
Amsterdam’a gitmeden önce Supperclub’ a rezervasyonumuzu 1-2 hafta öncesinden yaptırdık. Sizde gitmeden en az 3-4 gün önce rezervasyonunuzu yaptırın. Yer bulmak zor olabiliyor. Saat 20:00 de Supperclub’ın kapısındaydık. Hiç umulmadık tenha bir sokakta. Harita gösteriyor burası diyor ama inanılması çok güç. Çevremize bakındık bakındık sonra kocaman tokmaklı kapı aklıma geldi. İlk defa 4 sene önce geldiğimizde de girişi bulamamıştık. Kapıyı tıklattık, sesli biraz heyecanlı bir karşılamayla içeri alındık. Önce alt katta bulunan bara geçtik. Burada biraz zaman geçirdikten sonra yukarıya restoran kısmına çağırıldık. Ayakkabılarımızı çıkarıp bize ayrılan minderlere uzanıverdik.
Yemek öncesi kokteyllerimizi söyledik. Sanırım kokteyller gecenin en büyük lezzetiydi. Kokteyllerin tadına bakınca yemeklerden beklentim çok arttı.
Gelelim neler yediğimize.. 5’li fix menümüz vardı. Bizim gittiğimiz akşam balık gecesiymiş. Yemeklerimiz balık ağırlıklıydı. Başlangıç olarak ilk önce salamura yapılmış irice küpler şeklinde doğranmış palamut geldi. Soslar ve sebzelerle zenginleştirilmişti. 2. Başlangıç olarak soğuk balık çorbası vardı.
3. başlangıç yine balıktı. Bu diğerlerinden farklı sıcak servis edildi. Üzerinde güzel bir sos vardı.
Ana yemek olarak et yemeği vardı. Ve son olarak kek ve karamelli dondurma servis edildi.
Anlaşılan hergün aynı şeylerden sıkılmışlar biraz. Düğüne gidersiniz sıra ile pat pat önünüze yemek gelir ya aynı öyleydi. Yiyin de bitsin hepimiz eve gidelim der gibi. Neyse efendim yemeklerimizi yerken, bir diğer tabağa geçerken güzel güzel şovlar izledik. Saat 24′ e gelirken mekan yavaş yavaş boşalmaya başladı. İstanbul’ daki gibi gece kulübüne dönüşemeden gece sona erdi. Düşünüyorum da daha önce geldiğimde sanki yemekler daha lezzetli şovlar daha cürretkardı.
Kısacası tercih size kalmış! Amsterdam’ da lezzet olarak çok daha iyi restoranlar var. Ancak sıradışı bir akşam yemeği isterseniz Supperclub Amsterdam doğru adres.
Görüşmek üzere,
supernicevisit